Sık Sorulan Sorular
Hayır. Bu ameliyatların hazırlık aşamaları ve dezenfeksiyon koşulları aynı olmadığı için aynı seansta yapılması uygun değildir. Önce katarakt ameliyatınızı olup, 1 ay sonra da kapak cerrahisi geçirebilirsiniz.
Benim için en uygun adaylar, 40-45 yaşın üzerinde hem uzak hem de yakın görüşünde mutlaka gözlüğe ihtiyaç duyan ve katarakt hariç başka herhangi bir göz hastalığı (glokom, sarı nokta hastalığı, kornea dejenerasyonu vs) bulunmayan hastalardır. Uzak görüşü gözlüksüz iyi olan ve miyop olup yakın görüşü henüz bozulmamış hastalar maalesef bu ameliyattan çok memnun olmamaktadır.
Bu ameliyatlarda uygun materyal kullanarak oldukça estetik dikiş teknikleri kullanmaktayız. Genellikle kişiden kişiye değişmekle birlikte, izler 4-6 ay sonunda neredeyse görünmeyecek hale gelir. Fakat yara iyileşmesinde kişiye ait faktörler de oldukça etkilidir. Sistemik hastalıklar (diyabet vs), sigara kullanımı, genetik faktörler bunda oldukça etkilidir.
Excimer lazer ameliyatlarını sıklıkla 40 yaş altına uygulamaya çalışırız. Çünkü 40 yaş üstünde özellikle presbiyopi dediğimiz yakın görme kusuru da başlamışsa lazer bizi gözlük ve lensten kurtamıyor.
Katarakt, göz merceğinin bulanıklaşmasıyla karakterize bir durumdur ve genellikle yaşlanma ile ilişkilidir. Kataraktın tek etkili tedavisi cerrahidir. Katarakt ameliyatı sırasında bulanıklaşmış lens çıkarılır ve yerine yapay bir lens yerleştirilir.
Glokom, göz içi basıncının artması sonucu optik sinire zarar veren bir hastalıktır. Tedavi edilmezse kalıcı görme kaybına yol açabilir. Glokom, genellikle göz damlaları, ilaçlar veya cerrahi yöntemlerle kontrol altına alınabilir.
Makula dejenerasyonu, merkezi görmeyi etkileyen ve yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bir retina hastalığıdır. Tedavi seçenekleri arasında vitamin takviyeleri, lazer tedavisi ve anti-VEGF enjeksiyonları bulunur.
Kırma kusurları, miyopi, hipermetropi ve astigmatizmayı içerir. Bu kusurlar, gözün ışığı doğru şekilde odaklayamaması sonucu oluşur. Tedavi yöntemleri arasında gözlük, kontakt lens ve lazer cerrahisi (örneğin, LASIK) bulunur.
Pterjium, gözün beyaz kısmından korneaya doğru uzanan anormal doku büyümesidir. Gözde rahatsızlık ve görme bozukluğuna neden olabilir. Tedavi, genellikle cerrahi ile büyüyen dokunun çıkarılması ve sağlıklı dokunun yeniden yerleştirilmesi şeklindedir.
Göz alerjileri, polen, toz, hayvan tüyü gibi alerjenlere karşı gözde reaksiyon oluşmasıdır. Tedavi seçenekleri arasında antihistaminik damlalar, soğuk kompres ve alerjenden kaçınma yer alır.
Göz kuruluğu, gözyaşı üretiminin yetersiz olması veya gözyaşı kalitesinin düşük olması durumudur. Tedavi, suni gözyaşı damlaları, gözyaşı tutucu tıkaçlar ve bazı durumlarda reçeteli ilaçlar içerir.
Renk körlüğü, bir kişinin belirli renkleri ayırt etme yeteneğinin eksikliği veya tamamen kaybı durumudur. Genellikle genetik bir durumdur ve en yaygın türü kırmızı-yeşil renk körlüğüdür. Renk körlüğünün şu an için kesin bir tedavisi bulunmamaktadır, ancak renk körü gözlükleri veya kontakt lensler renk algısını düzeltmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, bazı durumlarda renkli filtreler kullanarak renkleri ayırt etmeyi kolaylaştırmak mümkündür. Eğitim ve destek de renk körlüğü olan kişilerin günlük yaşamlarını daha rahat sürdürmelerine yardımcı olabilir.
Bu ameliyat yılın herhangi bir zamanında yapılabilir. Sonrasında dikkat edilmesi gerekenler, hastaya detaylıca anlatılır. Bu ameliyatla sizin orijinal kataraktlaşmış lensini aldığımız için yerine yapay bir mercek takmak zorundayız. Yoksa çok yüksek numaralı (+10.00-+12.00) bir gözlük takmak zorunda kalırsınız. Bu mercek, gözün doğal fizyolojik yapısını korumak için de gereklidir.
Şu mevsimde olur veya olmaz diye kesin kurallar yoktur, her zaman yapılabilir. Sadece hastamız eğer tatile gidecekse, erken dönemde deniz veya havuz teması olmamasını ve sonrasında da uygun kremlerle ve gözlük kullanarak güneşten sakınmasını öneriyoruz.
Bu ameliyat için net bir yaş aralığı yoktur. Önemli olan doğru endikasyondur. Hastalarımızın çoğunluğu 40 yaş üstü olmasına karşın, doğuştan genetik kapak şekli nedeniyle rahatsız olan genç hastalarımız da mevcuttur.
Konjonktivit, gözün konjonktiva tabakasının iltihaplanmasıdır ve enfeksiyon, alerji veya irritan maddelerden kaynaklanabilir. Tedavi, nedenine bağlı olarak antibiyotik damlalar, antihistaminikler veya soğuk kompresler içerir.
Retina dekolmanı, retinanın gözün arka duvarından ayrılmasıdır. Bu durum acil müdahale gerektirir. Tedavi genellikle cerrahidir ve vitrektomi, lazer tedavisi veya gaz tamponadını içerebilir.
Keratokonus, korneanın incelmesi ve koni şekline gelmesi durumudur. Tedavi seçenekleri arasında kontakt lens, korneal çapraz bağlama (cross-linking) ve ileri vakalarda kornea nakli bulunmaktadır.
Göz tembelliği, genellikle çocukluk döneminde bir gözün diğerine göre daha zayıf görmesi durumudur. Tedavi, göz kapama terapisi, özel gözlükler veya bazen cerrahi müdahale ile yapılır.
Şaşılık, gözlerin hizalanmaması ve farklı yönlere bakması durumudur. Tedavi seçenekleri arasında göz egzersizleri, prizma gözlükler ve cerrahi müdahale bulunmaktadır.
Diyabetik retinopati, diyabetin retina üzerindeki zararları sonucu oluşan bir durumdur. Tedavi, kan şekerinin kontrol altında tutulması, lazer tedavisi ve anti-VEGF enjeksiyonları içerir.
Göz protezleri, gözünü kaybetmiş kişilere estetik ve fonksiyonel çözümler sunar. Protez göz, göz küresinin yerine yerleştirilir ve doğal bir görünüm sağlar. Protezler, hastanın ihtiyaçlarına göre özel olarak üretilir.
Oküloplastik cerrahi, göz ve çevresindeki yapıların (göz kapakları, gözyaşı kanalları ve orbital bölge) estetik ve rekonstrüktif cerrahisini kapsar. Bu cerrahi işlemler, göz kapağı düşüklüğü, tümörler, gözyaşı kanalı tıkanıklığı ve travmatik yaralanmalar gibi durumları tedavi eder.
“Daha iyi gören ve daha iyi görünen gözler için…”
Dr. Yeliz Acar ile Gözlerinize Sağlıklı ve Net Bir Gelecek